Coimbra Group’un haber bülteninde İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak’ın “İstanbul University Response to COVID-19” makalesi yayınlandı.
İstanbul Üniversitesi, Avrupa’nın köklü ve saygın üniversitelerinin bir araya gelmesi ile 1985 yılında kurulan Coimbra Group Üniversiteler Birliği’ne üye olan tek Türk üniversitesi olarak bulunuyor. Akademik ve kültürel bağlar kurmak yoluyla üyelerine uluslararasılaşma, akademik işbirliği, eğitim ve araştırmada mükemmellik konularında çalışmalar yapma ve ortaklıklar geliştirme olanağı sunan Coimbra Group’un haber bülteninde İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak’ın “İstanbul University Response to COVID-19” makalesi yayınlandı.
COVID-19 Koşullarına Kısa Sürede Uyum Sağlamamızın Altında Yatan En Önemli Faktör
Makalede Türkiye’deki COVID-19 salgınından hemen sonra, Yükseköğretim Kurulu’nun 16 Mart 2020 tarihinde aldığı karara göre, üniversitemizin diğer Türk üniversiteleriyle birlikte COVID-19’un getirdiği zorluklarla karşı karşıya kaldığını anlatan Prof. Dr. Ak, “İÜ’ nün, yeni COVID-19 salgını ile ilgili koşullara oldukça kısa bir sürede uyum sağlaması başarısının altında yatan en önemli faktörlerden biri; Üniversite’nin hali hazırda Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi’ne sahip olmasıdır” dedi. AUZEF ‘in gelişmiş altyapısı sayesinde, İÜ’ deki tüm eğitim faaliyetleri 3 hafta boyunca kısa süreli olarak askıya alındıktan sonra, 16 Mart’tan bu yana çevrim içi olarak yapıldığını belirten Prof. Dr. Ak, “Tek istisna, sınıflara kişisel katılım gerektiren Sağlık ve Diş Hekimliği programlarındaydı. Daha sonra, artırılmış gerçeklik teknolojisi; Tıp, Eczacılık ve Diş Hekimliği Fakülteleri’nde pratik ders programlarının ana parçası haline geldi” dedi.
“Uluslararası Öğrenci Ofisi Aktif Bir Merkez Olarak Görev Aldı”
Kampüslerde hijyenik koşulların iyileştirilmesine yönelik önlemlerin uygulanmasına ilişkin karar verme sürecini kolaylaştırmak amacıyla, özel bir COVID-19 Komisyonu’nun oluşturulduğuna yer veren Prof. Dr. Ak, “İstanbul Üniversitesi’nin salgının başlangıcından bu yana karşılaştığı en büyük zorluklardan biri, öğrenci ve personel değişimindeki belirsizlikti. Erasmus, Mevlana ve Farabi gibi uluslararası ve ulusal değişim programlarını yürüten ana kurumsal organ olan Uluslararası Akademik İlişkiler Birimi, salgının hemen ardından gerekli önlemleri aldı. Diğer taraftan, Uluslararası Öğrenci Ofisi, İÜ’nün uluslararası öğrencileri için aktif bir merkez olarak görev aldı. Ofis, pandemi sırasında eve dönme fırsatı bulamayanlara ulaştı ve Türk Kızılay’ı ile, gerekli sağlık ve hijyen malzemelerini sağlamak için çalıştı. Bununla birlikte; İÜ Öğrenci Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı, sağlık yardımı için gerekli olan cep telefonu numaralarını sağladı. İÜ Dil Merkezi de hizmetlerini sürdürmeyi sağlayacak ve öğrencileri ve personeli arasında enfeksiyon riskini en aza indirmeyi amaçlayan çeşitli düzenlemeler yapmıştır” dedi.
Makalede ayrıca İstanbul Üniversitesi’nin farklı fakültelerinden yapılan akademik çalışmalar ve yayınlarda yer alıyor.