İstanbul Ticaret Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şefik Memiş, kapsayıcı fuarcılık politikasıyla birçok sorunun ortadan kalkacağını söyledi.
Doç. Dr. Şefik emiş, Türk fuarcılık sektörünün tarihi ve gelecek vizyonuna ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türklerin, Avrupa’daki fetihlerinden çok önce tüccarlarıyla Avrupa’ya gittiğini, Türk tüccarların Avrupa pazarında Orta Asya’dan itibaren üstünlük kurdukları kumaş ve halılarıyla, dericilik ve mücevherat ürünleriyle, silahlarıyla yer aldığını anlattı.
Memiş, Osmanlı İmparatorluğu’nun, fuarları “ülkelerin servet kaynaklarını, güçlerini gösterdiği” bir platform olarak gördüğünü ifade ederek, “Türkler, 1851’de ilk dünya fuarında dönemin güçlü ülkesi olarak yerlerini aldı. 1860’ların başında hazırlanan sanayi eylem planına da fuar düzenlenmesini koyup uygulamaya geçtiler. Onlara göre fuarlar, milletlerin birbirine yenilikleri aktardığı, gelişmeyi sağlayan araştırmaların teşvik edildiği platformlardı. Yine Osmanlılara göre, fuarlar, sadece daha fazla kazanma mekanı değildi. Aynı zamanda, ‘tesirat-ı hasene’li etkinliklerdi, yani ‘hayırlı imtihanlar’ meydanlarıydı. Ziraat ve sanayi alanında güzel tesirleri olan etkinliklerdi.” şeklinde konuştu.